“EĞİTİM-İŞ NEDEN SESSİZ?”

Eğitim-İş üyesi olduğu iddia edilen Gazi Anadolu Lisesi Müdürü Ahmet Kemal Saral’ın istifası ile sonuçlanan süreçte bu güne kadar hiçbir açıklama yapılmaması nedeniyle eleştirilen ve üyesi okul müdürü Saral’a sahip çıkılmadığı iddialarının kol gezdiği bu süreç sonunda hadise ulusal basına dahi malzeme olduktan sonra bugün Eğitim-İş üyeleri sendika binasında basın açıklaması yaptı. Eğitim-İş yönetimine olayın yaşandığı günden bu güne kadar sessiz kaldığı için yoğun eleştiriler yapılıyor ve kamuoyunda “Eğitim-İş neden sessiz?” soruları soruluyordu. Başkan Şener’in okuduğu açıklama metni şöyle:

 4 YILLIK EMEK HİÇE SAYILDI

“İzmit Gazi Anadolu Lisesi’nin mezuniyet töreninde okul birincisi olarak konuşma yapan Işıtan ÖNDER hakkında, Gezi Gösteriler​i sırasında hayatını kaybeden Berkin ELVAN ve Ali İsmail KORKMAZ’ı andığı için disiplin soruşturması başlatılmış ve 4 yıllık emeği hiçe sayılarak hak ettiği okul birinciliği elinden alınmıştır. Sendikamız günlerdir konuyu büyük bir sakinlikle ve her boyutuyla takip etmiş ve Milli Eğitim Müdürlüğümüz başta olmak üzere, Valilik ve Milletvekillerimizle görüşmeler yapılmıştır.

HİÇBİR HUKUKİ DAYANAĞI YOK

Işıtan Önder’in, kimsenin kişilik haklarına saldırmayan ve hakaret içermeyen duygu ve düşüncelerini açıklamaktan dolayı okul birinciliği derecesinin iptal edilmesinin ve disiplin cezası uygulanmasının hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Bu uygulamayla Anayasa’nın 26. maddesinde belirtilen “Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir” hükmü yok sayılmıştır.

SARAL, BASKILAR SONUCU İSTİFA ETTİ

İlgili öğrenciye ceza verilmesi ve verilmemesi konusunda birçok kesimden yoğun baskıyla karşılaşan okul müdürü Ahmet Kemal SARAL ise yaşanan olumsuzluklar ve baskılar sonucunda doğru karar verilemeyeceğini düşünerek görevinden istifa etmiştir.

DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNE CEZA

“Milli Eğitim kanunu Ortaöğretimin amaç ve görevleri içinde yer alan, Milli Eğitimin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak öğrencilere kişi ve toplum sorunlarını tanımak, çözüm yolları aramak ve yurdun iktisadi sosyal ve kültürel kalkınmasına katkıda bulunmak bilincini ve gücünü kazandırmaktır.” denilmektedir. Öğrenci yaptığı konuşma ile bu kazanımlara ulaştığını göstermiş fakat düşünce özgürlüğünü benimsemeyen bir kesim tarafından cezalandırılmak istenmiştir.

GENÇLER HEDEF HALİNE GELDİ

Yetişen yeni neslin dindar ya da kindar değil, kendini ifade edebilen, hak ve hürriyetlerine sahip çıkabilen ve bunları dillendirebilen fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür bireyler olarak yetişmesi arzusunda olduğumuzu bir kez daha vurguluyor, gençlerimizi ödüllendirmek yerine cezalandırmanın doğru olmadığına inanıyoruz. Her konuda olduğu gibi, demokrasi ve özgürlükler konusunda da sadece kendine demokrat, kendine özgürlükçü olanların kendisi gibi düşünmeyen, zulme karşı boyun eğmeyen gençlerin, bugün siyasi iktidarın ve yöneticilerinin hedefi haline geldiğini görüyoruz yaşıyoruz.

OKUL MÜDÜRÜ GÖREVİNE İADE EDİLMELİDİR 

Toplumsal bir infial olan Gezi Direnişi sırasında hayatını kaybeden çocukları anmak kesinlikle bir suç olmamalıdır. Bu sebeple Işıtan Önder’in sahip olduğu tüm hakların iade edilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı üzerine düşen görev ve sorumluluğu yerine getirmelidir. Yine çeşitli çevreler tarafından yoğun baskı altına alınarak istifaya zorlanan okul müdürümüz de görevine geri iade edilmelidir.

Eğitim İş olarak baskı, soruşturma, sürgün, şiddet ve cezalandırmalara karşı bugüne kadar sürdürdüğümüz örgütsel ve hukuksal mücadelemizi bundan sonra da aynı kararlılıkla süreceğimizi belirtiyoruz.

Eğitim İş Kocaeli Şubesi Adına

                           Bilal ŞENER”