Bahçeli mitingde esti gürledi. İktidara yüklenen Bahçeli, bölücüyü dağda aramaya gerek olmadığını söyledi.

Demokratik Açılım sürecini “Yıkım-ihanet” projesi olarak gören MHP bugün açılımı halka şikayet etmek için Ankara’da meydana çıktı. İktidarı sert dille eleştiren MHP lideri Bahçeli, “Bölücüyü dağda değil, hükümetin içinde arayın” eleştirisi yaptı.

Hükümeti ağır dille eleştiren Bahçeli "Artık karar anı gelmiştir. Ya birlikten beraberlikten yana olacaksınız ya da ağır bir yıkımdan yana. Bizler tarafsız olamayız. Biz Türk milletinden yanayız, biz bin yıllık kardeşlikten yanayız." dedi.

DTP’nin ismini anmayan Bahçeli sokak gösterileri konusunda partilileri uyardı. Sokaklarda aranacak gelecek olmadığını söyleyen Bahçeli, “Biz başkaları sokaktayken iktidarda olacağız” dedi.

MHP’nin Tandoğan meydanındaki miting için polis yoğun güvenlik önlemi aldı. Miting alanına girmeden önce herkes aramadan geçti. Polis kordonunun arkasında ülkücü gençler tarafından ikinci bir kordon dikkat çekti. Burada bulunan gençlerde güvenliğe destek oldu. Alana parti flaması ve Türk bayrağı dışında başka bayrak alınmadı. Onuncu Yıl Marşının çalındığı mitingde hep bir ağızdan sık sık da “Ne Mutlu Türküm Diyene” sloganı atıldı. Mitingin başlamasını Tandoğan’da bulunan evinde bekleyen Bahçeli, konuşmasına kısa bir süre kala evden yürüyerek alana geldi. Bahçeli’nin kürsüye çıkmasıyla birlikte alanda coşku doruğa çıktı. Yağan yağmur katılımcılara zor dakikalar yaşatsa da Bahçeli’nin konuşması heyecanla izlendi. Bahçeli’nin yaklaşık 1 saat 15 dakika süren konuşmasından satır başları şöyle:

HER TESPİTİMİZDE HAKLI ÇIKTIK

Bu sorunun adı bölücülüktür. Daha bu hafta önce hain bir saldırı 7 kahramanı elimizden aldı. Teröre kurban verdiğimiz gencecik kızımızı hakka uğurladık. Gönlümüz Reşadiye'nin dağlarında kaldı, gözyaşlarımız sel oldu aktı. İmralı canisinin muhatap alınacağını işaret ettik. Bu gidişin yıkım olacağını her defasında defalarca anlattık. Her tespitimizde haklı çıktık. Terörist törenle karşılanacak, bizim şehide sahip çıkmamız eleştirilecek. Bu meydandan sizlere soruyorum. Türk milletinin kardeşliğini bozanları affedecek misiniz? İmralı'yla pazarlık edenleri unutacak mısınız? Tük milletini bölmeye hangi gafilin gücü yetecektir? Hiç kimsenin yetmez.

AKP SINIR ÖTESİNDE ACİZ

Türk milleti yalnızca bugün işbaşındaki kokuşmuş zihniyetten ibaret değildir. Bu hatanın bedelini Çanakkale'de ödediniz. İşte Türk milleti işte Türkiye sevdalıları. Buradalar ve dimdik ayaktalar. Bu kaleyi asla geçemezsiniz. Milletimiz bu samimiyeti bu meydanda bulmuştur.

Bu meydanda bölünmeye kardeş kavgalarına hayır diyenleri bulmuştur. İnancım odur ki bu kutlu mücadelede niyetlerimiz karşılıksız kalmayacaktır. Aziz vatandaşlarım. AKP 'nin attığı her yanlış adım bölücülüğe mevzilenmiştir. İmralı canisiyle Başbakan el ele vermektedir. Ağır bedeller ödenerek oluşmuş Türk milleti birbirinden kopmuş kabileler haline getirilmek istenmektedir. Bin yıldır sevgiyle yoğurduğumuz kardeşliğimiz tehdit altındadır. AKP sınır ötesinde korkaktır, sınır içinde acizdir. Sabrımız tahriklerle sınanmaktadır.

MEHMETÇİĞİ ŞEHİT ETMEK HAK MI?

Ekranlarda manşetlerde boy gösteren bu şer cephesinin milli birlikten duyduğu rahatsızlık milli kimliği parçalamak için yürütülen kampanyalar oluşturmaktadır. Türkiye sancılı bir döneme doğru ilerlemektedir. Ağır bir kuşatma her alanda etkisini göstermeye başlamıştır. Bu tablo karşısında buhranın mimarı Başbakana göre PKK'yı aklamak polisi taşlamak araçları evleri yakmak Mehmetçiği şehit etmek demokratik bir haktır.

"YIKIM PROJESİNDEN VAZGEÇ"

Demokratik açılımı "Yıkım Projesi" olarak nitelendiren Bahçeli Başbakan Erdoğan'a seslenerek ;"Kefil olman gereken kanlı teröristler değildir. Başbakansın gereğini yap. Açılım denen yıkımdan hemen vazgeç. Kaçma terörle mücadele senin görevin" dedi.

Hükümeti terörle müzakere etmekle ve İmralı ile pazarlık yapmakla suçlayan Bahçeli, "Kanlı terörü hoş gördün... PKK'nın yapamadığını sen yaptın. Kardeşliğimizi derinden sarstın" diyerek Erdoğan'ı ağır şekilde eleştirdi.

BEDELİNİ ÖDEYECEKLER

"Teröristin teslim alınmasını istemek kanla beslenmektir"dediler. Bu durum Milliyetçi hareket için kabul edilmezdir. Biz bu zilllete asla katlanamayız. İstiklal marşımızın susmasını bin yıllık kardeşliğimizin bozulmasını asla kabul edemeyiz. Biz bunun için Tandoğan’dayız. Bozulan kardeşliğin bir bedeli olacaktır. Bunun bedelini Başbakan Erdoğan ve kadroları ödeyecektir. Hesap sorma zamanı gelmiştir.

BÖLÜCÜ DAĞDA DEĞİL İKTİDARDA

Başbakan diyor ki siz bir millet değilsiniz. Bin yıllık kardeşlik sona erdi, şimdi 36 parçaya ayrılın. Gönüllerde yüreklerde ve düşlerde bölünün, ayrışın ve yabancılaşın, çatışın, parçalanın diyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Camileri ayırmaya hakkınız yoktur. Kardeşlerimizi incitmeye ayrılmanın malzemesi yapmaya hakkınız yoktur. Bölücüyü dağda ovada armaya gerek yok bölücü hükümettedir iktidardadır. Türk milleti bunu asla kabul etmez. Milletimiz ayağa kalkar İmralı canisine Brüksel komiserlerine ve yıkım taşeronu Recep Tayyip Erdoğan’a cevabını mutlaka verir

TUZAKLARI BOZACAĞIZ

Türk milleti bölünmeye ayrılmaya yokluğa onursuzluğa hakarete kutuplaşmaya istismara mutlaka dur diyecektir. İmralı’nın hesaplarını Kandilin tuzaklarını Başbakanın heveslerini boşa çıkaracaktır. Türkiye İmralı’ya Kandile, Barzani’ye Erivan’a Brüksel’e boyun eğmeyecek. Tüm bunlara rağmen ve Başbakana inat bölünmeyeceğini haykıracaktır. Hep beraber haykırın... Biliniz ki sus pussanız Türkiye yok olmuş demektir.

KARAR ANI GELMİŞTİR

Artık karar anı gelmiştir. Ya birlikten beraberlikten yana olacaksınız ya da ağır bir yıkımdan yana. Bizler tarafsız olamayız. Biz Türk milletinden yanayız, biz bin yıllık kardeşlikten yanayız. Barışmak için fırsat arayan vatandaşları birlik içinde kucaklaşmaya davet ediyorum. Türkiye’nin yıkıma sürüklenmesini önlemek hepimizin sorumluluğudur. Gün birleşme günüdür. Gün dayanışma günüdür. Türkiye’nin geleceğini hep birlikte ve el ele inşa edelim.

GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER

Burada sizlerden aldığım güçle vurguluyorum ki: Küresel uzantılar nerelere demir atmış olursa olsun geldikleri gibi gidecekler. İşbirlikçiler ise açılımlarını açtıkları gibi kapayacaklardır.

HUZUR İÇİN VARIZ

Türkiye gergindir. Bu hassas ortam tahrik ve kışkırtmalara açıktır. Bunun için önümüzdeki süreç sağduyu gerektirir. Milliyetçi hareket çatışma için değil huzur için vardır. Herkes ayağını denk almalı. Bu vatan sahipsiz değildir. Ayrışma çatışma ve bölünme de Türkiye için kader değildir.

SOKAKTA DEĞİL İKTİDARDA OLACAĞIZ

Sokaklarda arayacağımız geleceğimiz yoktur. Biz başkaları sokaklardayken iktidarda olacağız. Bizi bu hedeften uzaklaştıracak bozgunculara fırsat vermeyeceksiniz. tek bir ses tek bir nefes olacaksınız. Milliyetçi hareket Türkiye için vardır. Türkiye var olduğu sürece Türk milletinin hizmetinde olacaktır. Tandoğan Meydanındaki milli şuur ve kararlılığı ülkemizin ücra köşelerine kadar taşıyınız. Önümüzdeki dönem Türk Milletinin geleceğine damga vurmamız için her eve ulaşarak her vatan evladının gönlünü kazanmak zorundasınız.

HER KAPIYI ÇALINIZ

Yarından tezi yok her kapıyı çalınız her yüreği kucaklayınız ayak basmadık yer ulaşmadık gönül bırakmayınız. Durmayınız yorulmayınız. Partimize yönelik karartma kampanyalarını böyle yıkacaksınız.

Aziz dava arkadaşlarım. Dün kurşun yağmurlarına göğüs gererek bugüne geldiniz bugün bereketli yağmurlarla yarına koşacaksınız. Sonsuza kadar var ol Türkiye. Ne Mutlu Türküm Diyene...