Körfez ilçemiz her zaman belirttiğim gibi Kocaeli siyasetinde çok önemli yer işgal eden, derin izler bırakan ve kesinlikle partiler tarafından çok önemsenmesi gereken bir ilçemizdir.

Zaten bu öneminden dolayı olmalı ki Körfez siyasetinde de ilginç gelişmeler olabiliyor.

Kısaca siyasetin nabzını Körfez’de ölçmeye başlarsak sanırım iktidar partisi olan AKP’den başlamak doğru olacak.

AKP bugün itibarıyla Körfez Belediye Başkan Adayını hala açıklayamadı. İlçe veya il örgütlerinde sorun olmayan ve Başbakan R. Tayip Erdoğan’ın aklından geçen adaylar birer birer açıklanırken Körfez adayı hala açıklanamadı.

Sebep olarak ise, Körfez kamuoyunda her ne kadar AKP çok güçlü görünse de özellikle teşkilatın il başkanlığı nezdinde yaptırdığı kamuoyu yansımasına göre Körfez’de AKP için çok iyi bir sonuç alınmamış olması konuşuluyor.

Mevcut başkan Pehlivan sevilen birisi. Her düşünceden insan ile sıcak diyaloglar kurabilen, daha çok insan ilişkileri üzerinden olumlu puan alan ancak çalışmaları noktasında da çok eleştirilen birisi.

Pehlivan ulaşılamaz bir başkan hiçbir zaman olmadı. Kim giderse gitsin Pehlivan’a çok kolay ulaşabildi, sorunlarını iletebildi. Ancak ziyaretine gelen vatandaşlarla sıcak bir diyalog kurabilen başkanın halkın ayağına gidip diyalog kuramadığı ve bunun da siyasette çok önemli bir eksiklik olduğu söyleniyordu.

Her ne kadar Pehlivan yerel seçimlere yaklaştığımız bu son günlerde halkın içine inmeye ve sıcak diyaloglar kurmaya çalışsa da görevde bulunduğu ilk 4 yılda oluşan imajı biraz zor sileceğe benziyor.

İşte bu gibi kaygılardan dolayı Selahattin Kabadayıoğlu’nun aday olmak üzere parti içindeki belli bir gurup tarafından yola çıkarıldığı ifade ediliyor.

Kamuoyu kim çıkarsa çıksın bir an önce adayların netleşmesini de merakla bekliyor.

Bakalım önümüzdeki günlerde Körfez ilçenin büyük güreşinin AKP minderinde kabadayı bir aday ile mi yoksa pehlivan birisiyle mi kazanıla bilineceğine karar verilecek. Hep birlikte göreceğiz.

Körfez ilçemizde AKP’nin en ciddi rakibi olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) dosyasını hafifçe aralamaya kalkar isek altından neler neler çıkacak.

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki CHP adayının açıklanmasının gecikmesinin partiye hiçbir şey kazandırmadığını ancak çok şey kaybettirdiğini düşünüyorum. Çünkü ilk patlama Glcük’ten geldi.

Gölcük’te çok saygın bir kimliğe sahip olan ve belediye başkanlığı için ilçe başkanlığı görevinden istifa eden Fahrettin Büyükoğlu parti içindeki yanlışlıklara ve bir türlü adayın açıklanmamış olmasına dayanamayarak aday adaylığından çekildiğini açıkladı. Bu durum bu günden iddia ediyorum, 30 Mart 2009 ‘da da büyük ihtimalle teyit edeceğiz, CHP Gölcük’te seçimi kaybedecek ve kazanan AKP olacak. Şimdiden Gölcük halkına hayırlı olsun.

Körfez CHP’ye gelirsek, aylar öncesinden CHP Körfez ilçe yönetimini arkasına almış ve adaylık çalışmalarına bizzat başlamış olan işadamı Recep Salih Şirin ön plana çıkıyor.

Büyük bir aksilik olmaz ise aday gösterilecek gibi gözüküyor.

Peki aday gösterilirse Şirin başarılı olabilir mi?

Olur ancak iddia ediyorum ki, tek şartla olabilir.

Bu da aday olduğu günden itibaren ortaya koyacağı sosyal belediyecilik projeleri ve geniş bir kadro ile mümkündür.

Şayet Şirin aday gösterilirse, mutlaka çok iyi bir kadro kurmalı ve Körfez ilçe de saygın insanların yanında yer almasını sağlamalıdır.

Belediye başkan yardımcılığından tutun, meclis üyelerine kadar bir nevi başarılı olabilecek ve projeler geliştirebilecek adaylara yer verilirse CHP’nin şansı Körfez’de çok yükselir.

Peki CHP’de Şirin’den başka diğer aday adayları neler yapabilir?

ANAP’lı Körfez Belediye Başkanı Azmi Akyol’un kardeşi Zeki Akyol ne yapabilir?

Akyol, aday adaylığı sürecini başlatarak Körfez CHP’ye güç katmıştır.

Özellikle takip ettiğim Kızılkaya Restoran’da yapılan aday adaylığı açıklamasında verdiği mesajlar ile CHP için çok olumlu bir kamuoyu oluşmasını sağlamıştır.

Herkes çok iyi biliyor ki CHP Körfez örgütü içindeki çekişmeler partiye son derece zarar veriyor.

Böyle bir süreçte ortaya çıkan Akyol, parti içindeki tüm gurupları da bir araya getirmiş ve adeta bir bütünleşme sağlamıştır. Körfez CHP’de olması gereken de budur. Yoksa seçim zaferini rüyalarında bile göremezler.

Akyol’un aday adaylığı açıklamasında dikkatimi çeken bir diğer konuda ANAP’ın il yöneticilerinden bir gurup bayanın destek için Kızılkaya Restoran’da bulunmasıdır.

Bu durumda CHP’nin Körfez’de, AKP’nin en ciddi rakibi olduğunun da delilidir.

Çünkü CHP tüm kesimleri birleştirici bir aday açıklarsa AKP karşıtı herkesin oyunu alabilecek ve seçimin favorilerinden olabilecektir.

Bir diğer isim olan Kirazlıyalı Belediye Başkanı Cevdet Şahin’in tekrar seçime girebileceğini zannettiğim Kirazlıyalı’dan aday olabileceğini düşünüyorum. Sanırım Şahin’in Kirazlıyalı için yapması gereken çok iş var.

Şimdilik CHP’de ön plana çıkan bu 3 isim var, bu isimlerin dışında konuşulan birileri var ise açıkçası ben hiç şans vermiyorum.

Körfez siyasetinde diğer partilere gelirsek, onların adayları belirlendi ve çalışmalara da başladılar.

Demokrat Parti 2004 yerel seçimlerinde seçimi kaybettiği aday Fevzi Canbaz ile tekrar şansını denemeye karar verdi. Fevzi Canbaz yılların kurt politikacısı. O nedenle çok büyük artıları var. Türkiye genelinde Demokrat Parti’ye pek şans tanınmasa da Canbaz Körfez için ciddi bir aday.

Şimdiden çok yoğun çalışıyor, halkın nabzını iyi tutuyor ve vatandaşlarca da takdir ediliyor.

29 Mart’a yaklaştığımız günlerde daha net görebiliriz ama Canbaz başkanlık koltuğuna oturursa şaşırmamak lazım.

Milliyetçi Hareket Partisi adayı Avukat Naci Kara’da olanca enerjisiyle çalışmalara başladı. Körfez’i karış karış geziyor ve vatandaşın desteğini almaya çalışıyor.

Kara’nın da şansı yok değil. Ancak Pehlivan öncesi dönemde bırakılan ve kamuoyuna yansıyan izlenimi bugün MHP’liler bile savunamıyor. Hatta serzenişte de bulunabiliyorlar.

Kara için bu izlenimi silmek güç olacak.

Peki silinebilir mi dersek tabiiki silinebilir, halka kendinizi çok iyi anlatabilirseniz, başarılı olmanızın önünde hiçbir engel kalmaz.

Kara için kamuoyunda çok dürüst birisi olduğu yönündeki izlenim ağır basıyor. Ancak benden söylemesi çalışmalarını, projelerini çok iyi anlatması gerekiyor.

Bunun içinde en vaz geçilmez kaynak basındır. Basını, hiçbir iş yapmayanların nasıl kullandığını ve reklamlarını nasıl yaptırdığını ve kamuoyunda da istedikleri olumlu yansımayı nasıl oluşturduklarını herkes biliyor.

Şayet bir yola çıktıysanız, siz de basın kuruluşlarıyla bağlantı kurarak çalışmalarınızı halka anlatabilseniz çok daha iyi olacaktır.

Saadet Partisi adayı Maşallah Söğüt şimdiden arı gibi çalışıyor. Partisinin gücü çok az gözükse de Körfez’de Söğüt faktörü ön plana çıkıyor.

Demokrat Parti’de olduğu gibi Saadet Partisi’nde de adayın adından dolayı ülke geneline göre Körfez'de müthiş bir oy patlaması yaşanacaktır.

Toplumun her kesiminden insanlarla sıcak diyaloglar kurabilen Maşallah Söğüt’e de yoğun performansının karşılığını almasını diliyorum.

Demokratik Sol Parti’de ise tek isme odaklanılmış gibi gözükülüyor. Sanırım bu isim de CHP adayı açıklandıktan sonra netleşecektir. Kamuoyunda gözüken tablo DSP’nin öncelikle CHP adaylarının açıklamasını beklediğidir. Bu yanlış bir tutum değil. DSP’li herkesi bu tavırdan dolayı takdir ediyorum. Çünkü bize ulaşan bilgilere göre bazı yerlerde gösterilecek ve DSP tarafından da benimsenecek CHP adaylarına destek olmak için aday gösterilmeyeceğidir. Bu davranış ve fedakarlıktan dolayı tüm DSP’liler olumlu puan almaktadırlar.

Saygıdeğer okurlarım Körfez’in kısa bir analizini çıkarmaya çalıştım. Ancak günler geçtikçe dengeler de değişebilecek, gelişmeler farklı farklı mezralara kayabilecektir.

Önümüzdeki günlerde tekrar gelişmeleri süzgeçten geçireceğim.

Şimdilik hepinizin yeni yılını tebrik eder, 2009’un sevgi ve barış yılı olmasını dilerim. Her ne kadar 2008 yılının son günleri İsrail tarafından kan gölüne dönüştürülmüş olsa da bunların 2009’da hiç yaşanmamasını diliyor,

Körfez ilçemiz için projeler geliştirebilen, Körfez’i çağdaş bir kente dönüştürebilecek bilgi, birikim ve kadrosuyla hizmet için göreve talip olan bir belediye başkanı seçmenizi umuyorum.